top of page

ÇED Yönetmeliği'nin Asbestle İlgili Temel Yaklaşımı

Türkiye'deki Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) Yönetmeliği'nin asbestle ilgili yaklaşımı, hem asbest içeren yeni projeleri değerlendirme hem de mevcut asbestli yapıların yıkım süreçlerini düzenleme şeklinde özetlenebilir. Ancak, asbestin Türkiye'de yasaklanmış olması ve özgün tehlikeleri nedeniyle bu yaklaşımın bazı özelikleri ve iyileştirilmesi gereken yönleri bulunmaktadır.

ÇED Yönetmeliği'nin Asbestle İlgili Temel Yaklaşımı:

  1. Asbest Çıkartılması ve İşlenmesi Projeleri:

    • ÇED Yönetmeliği'nin Ek-1 listesinde, "Asbest çıkartılması ve asbest içeren ürünleri işleme veya dönüştürme tesisleri" ÇED uygulanacak projeler arasında yer almaktadır. Bu, asbest madeni işletmeleri, zenginleştirme tesisleri, asbestli beton üreten tesisler, friksiyon maddesi üreten tesisler ve 200 ton/yıl üzeri asbest kullanan diğer tesisler için ÇED raporu hazırlanmasının zorunlu olduğu anlamına gelir.

    • Ancak dikkat edilmesi gereken nokta şudur: Türkiye'de asbestin her türlü çıkarılması, işlenmesi, satılması ve ithalatı 2013 yılından itibaren yasaklanmıştır. Bu nedenle, bu madde pratikte yeni asbest çıkartma veya işleme tesisleri için değil, geçmişte faaliyette bulunmuş tesislerin olası rehabilitasyon veya kapatılma süreçleri için önem taşıyabilir.

  2. Asbest İçeren Yapı ve Tesislerin Sökülmesi/Yıkılması:

    • ÇED Yönetmeliği'nin Ek-2 listesinde, "Asbest içeren yapı ve tesislerin sökülmesi / yıkılması" projeleri yer almaktadır. Bu, bu tür yıkım faaliyetleri için Proje Tanıtım Dosyası hazırlanması ve çevresel etkilerinin değerlendirilmesi gerektiği anlamına gelir. Bu değerlendirme sonucunda "ÇED Gerekli Değildir" veya "ÇED Gereklidir" kararı verilebilir.

    • Bu hüküm, kentsel dönüşüm projeleri ve ömrünü tamamlamış binaların yıkımı gibi süreçlerde ortaya çıkabilecek asbest risklerinin yönetilmesi açısından büyük önem taşımaktadır. Yıkım öncesinde asbest tespiti yapılması, söküm işlemlerinin güvenli bir şekilde gerçekleştirilmesi ve asbestli atıkların uygun şekilde bertaraf edilmesi bu süreçte kritik adımlardır.

ÇED Yönetmeliği'nin Asbest Konusundaki Güçlü Yönleri:

  • Risklerin Önceden Değerlendirilmesi: Özellikle yıkım süreçlerinde asbestin çevreye ve insan sağlığına yönelik potansiyel risklerinin ÇED süreciyle önceden belirlenmesi ve gerekli önlemlerin alınması sağlanabilir.

  • Atık Yönetimi: ÇED raporları ve proje tanıtım dosyaları, ortaya çıkacak asbestli atıkların nasıl taşınacağı ve bertaraf edileceğine dair planları içermek zorundadır. Bu, atıkların kontrolsüz bir şekilde çevreye yayılmasını önlemeye yardımcı olur.

  • Halkın Katılımı: ÇED süreci, ilgili projeler hakkında halkın bilgilendirilmesini ve görüşlerinin alınmasını içerir. Bu, asbest gibi hassas konularda yerel halkın endişelerinin dikkate alınmasına olanak tanır.

ÇED Yönetmeliği'nin Asbest Konusunda İyileştirilmesi Gereken Alanları:

  • Asbestin Özgün Tehlikelerinin Vurgulanması: Yönetmelikte asbestin kanserojen etkileri ve lif yapısının solunum yoluyla alınmasının tehlikeleri gibi özgün özelliklerine daha fazla vurgu yapılabilir.

  • Söküm Süreçleri İçin Detaylı Standartlar: Asbestli yapıların sökülmesi ve yıkılması süreçleri için daha detaylı ve bağlayıcı standartlar ÇED sürecinin bir parçası haline getirilebilir. Bu standartlar, toz kontrolü, kişisel koruyucu ekipman kullanımı, söküm teknikleri ve hava kalitesi izlemesi gibi hususları içerebilir.

  • Denetim ve Yaptırım Mekanizmalarının Güçlendirilmesi: ÇED sürecinde belirlenen asbestle ilgili önlemlere uyulmaması durumunda uygulanacak denetim ve yaptırım mekanizmalarının etkinliği artırılmalıdır.

  • Bilinçlendirme ve Eğitim: ÇED süreçlerine katılan paydaşların ve halkın asbestin tehlikeleri konusunda yeterince bilinçli olması önemlidir. Bu nedenle, bilgilendirme materyalleri ve eğitim faaliyetleri ÇED süreçlerinin ayrılmaz bir parçası olabilir.

Sonuç:

Türkiye'deki ÇED Yönetmeliği, asbestle ilgili potansiyel riskleri değerlendirme ve yönetme konusunda bir çerçeve sunmaktadır. Özellikle asbestli yapıların yıkım süreçlerinin ÇED kapsamına alınması olumlu bir adımdır. Ancak, asbestin yasaklanmış olması ve insan sağlığına yönelik ciddi tehlikeleri göz önüne alındığında, yönetmeliğin asbest konusuna daha özel ve detaylı bir yaklaşımla ele alacak şekilde güncellenmesi faydalı olacaktır. Bu güncellemeler, söküm süreçleri için net standartlar belirlemeyi, denetimleri güçlendirmeyi ve halkın bilinçlendirilmesini içerebilir.


Asbest rapor

 
 
 

תגובות


bottom of page